Blog
Hastalık İzni Nedir?

Hastalık izni, çalışanların sağlık sorunları nedeniyle iş göremediği dönemlerde işe devam edemediği sürelerin resmi izin kapsamında değerlendirilmesini ifade eder. İnsan kaynakları açısından bu izin türü, mevzuat uyumu ve iş gücü planlaması bakımından önemli bir alan oluşturur.
Hastalık İzninin Tanımı
Hastalık izni, çalışanın sağlık durumu sebebiyle işten uzak kalması gereken dönemleri kapsayan ve işçinin bu süreçte devamsız sayılmasını önleyen bir çalışma hakkıdır. Bu izin türü, sağlık kuruluşu tarafından düzenlenen istirahat raporuna dayanır ve özel sektör ve kamu sektöründe farklı hükümlerle uygulanır.
İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik mevzuatı, çalışanların istirahat dönemlerinde hak kaybı yaşamamasını sağlamak amacıyla çeşitli koruyucu hükümler içerir.
Hastalık izni çalışma süreleri, bordro hesaplamaları, SGK bildirimleri ve iş gücü sürekliliği üzerinde doğrudan etkili olan bir süreçtir. Bu nedenle insan kaynakları birimlerinin izin yönetiminde hem kurumsal prosedürlerle hem de ilgili mevzuatla tam uyum sağlaması gerekir. Raporlu ve raporsuz izin ayrımının doğru yapılması, çalışan hakları ve işveren sorumluluklarının net şekilde belirlenmesi açısından önem taşır.
İş Hukukunda Hastalık İzninin Kapsamı
4857 sayılı İş Kanunu, hastalık izni konusunda işveren ve çalışan arasındaki hak ve yükümlülükleri belirler. İş Kanunu’nun 46. maddesi, hekim raporuyla verilen istirahat günlerinin belirli şartlarda hafta tatili bakımından “çalışılmış” gün olarak kabul edileceğini düzenler. Aynı zamanda 25. madde, işçinin sağlık nedeniyle uzun süreli devamsızlığı halinde işverenin haklı nedenle fesih hakkının hangi koşullarda doğacağını açık biçimde belirtir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu çerçevesinde ise, çalışanların hastalık halinde geçici iş göremezlik ödeneği alma hakları düzenlenmiştir. SGK, hastalık nedeniyle verilen istirahat raporlarında ilk iki gün için ödeme yapmazken üçüncü günden itibaren geçici iş göremezlik ödeneğini devreye alır. Bu süreçte alınacak ödeme tutarı, çalışanın prime esas kazancı üzerinden hesaplanır.
İnsan kaynakları birimlerinin bu hükümleri doğru yorumlaması ve raporların SGK sistemi üzerinden doğrulanarak PDKS altyapısına eksiksiz işlenmesini sağlaması gerekir. Bu doğruluk bordro süreçlerinin ve devamsızlık kayıtlarının tutarlılığını artırır.
Çalışanlara Tanımlanan Hastalık İzni Süreleri
Hastalık izninin süresi çalışanın statüsüne ve hastalığın niteliğine göre değişir. Özel sektörde çalışanlar için izin süreleri, tek hekim veya sağlık kurulu raporları doğrultusunda belirlenir. Kısa süreli rahatsızlıklarda tek hekim raporu düzenlenebilirken, daha uzun ve ciddi sağlık sorunlarında sağlık kurulu raporu gereklidir. İzin sürelerinin belirlenmesinde sağlık kuruluşunun tıbbi değerlendirmesi esas alınır.
Özel sektörde uzun süreli sağlık sorunları nedeniyle işe devam edilememesi durumunda İş Kanunu madde 25/1-b kapsamında belirlenen bekleme sürelerinin aşılması halinde iş akdi işveren tarafından haklı nedenle feshedilebilir. Bu nedenle insan kaynaklarının hem çalışan sağlığına duyarlı hem de mevzuata uygun bir süreci işletmesi gerekir.
Memurlar için ise durum daha farklıdır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 105. maddesi, hastalık izinlerini ayrıntılı biçimde düzenler. Memurlara, hastalığın niteliğine göre 12 aya kadar aylıklı hastalık izni, kanser, verem ve akıl hastalığı gibi uzun süreli tedavi gerektiren hallerde ise 18 aya kadar aylıklı hastalık izni verilebilir. Bu sürelerin sonunda çalışan iyileşmezse aynı süreleri aşmayacak şekilde aylıksız hastalık izni verilmesi mümkündür.
Aşağıdaki tablo, çalışan statülerine göre hastalık izinlerine ilişkin genel çerçeveyi göstermektedir. Bu süreler mevzuat hükümlerine bağlı olarak değişmekte olup raporun türüne ve sağlık durumunun niteliğine göre belirlenir:
| Çalışan Türü | Temel Süre (Aylıklı) | Ek Süre (Aylıksız) |
| Özel Sektör | Sağlık değerlendirmesine göre değişir | İş Kanunu madde 25 kapsamında belirlenir |
| Memur (657) | 12 ay / 18 ay | Aynı süre kadar ek izin |
| Sağlık Kurulu Gerektiren Durumlar | Tıbbi duruma bağlı | Ek süre değerlendirmesi yapılabilir |
657 Sayılı Kanun’a Göre Hastalık İzni Uygulamaları
657 sayılı Kanun’daki düzenlemeler, memurların sağlık gerekçesiyle işten uzak kaldıkları dönemlerde güvence sağlamayı amaçlar. Tek hekim raporu kısa süreli rahatsızlıklar için yeterlidir; fakat uzun süreli veya ciddi sağlık problemlerinde sağlık kurulu raporu istenir. Sağlık kurulu raporu, birden fazla hekimin değerlendirmesine dayanarak memurun istirahat süresini belirler.
Bu izinler süresince memurun maaşında kesinti yapılmaz ve bu süreler hizmet süresi hesaplamasında dikkate alınır. Ancak izin süresinin sonunda iyileşmeyen memur için aylıksız izin süreci başlatılabilir. Bu nedenle kamu kurumlarında insan kaynakları birimlerinin izin sürelerini dikkatle takip etmesi, rapor türlerini doğru yorumlaması ve mevzuata tam uyum sağlaması gerekir.
Hastalık İzni ve Rapor Arasındaki Fark
Hastalık izni, çalışanın sağlık nedeniyle işe devam edemediği süreci ifade ederken; rapor, bu durumun sağlık kuruluşu tarafından resmî şekilde belgelendirilmiş halidir. Raporlu ve raporsuz hastalık izinleri arasında hem hukuki hem operasyonel farklar bulunur.
Raporlu izinlerde çalışan, SGK tarafından belirlenen koşullar sağlandığında geçici iş göremezlik ödeneğine hak kazanabilir. Bu izin türü, iş yerinde devamsızlık takibi kayıtları ve bordro süreçlerinde doğrudan etkisini gösterir. Raporsuz izin ise tamamen işverenin inisiyatifinde olup genellikle ücretli izin kapsamında değerlendirilmez.
Raporların zamanında teslim edilmesi, SGK sisteminde doğrulanması ve PDKS’ye düzgün işlenmesi, izin yönetiminin en kritik aşamalarındandır. İnsan kaynaklarının bu süreci sistematik biçimde yürütmesi işleyişin şeffaf ve hatasız olmasını sağlar.
Raporlu ve raporsuz izin arasındaki farklar:
- Raporlu izinlerde sağlık kuruluşu tarafından düzenlenmiş resmî istirahat belgesi bulunur.
- Raporsuz izin, işveren tarafından değerlendirilir ve ücret uygulaması değişkenlik gösterebilir.
- Raporlu izinlerde çalışan SGK iş göremezlik ödeneğine hak kazanabilir.
Hastalık İzni Maaştan Kesilir mi?
Hastalık izni döneminde ücret uygulaması, raporun niteliğine ve çalışanın statüsüne göre değişiklik gösterir. SGK, iş göremezlik ödeneğini raporun üçüncü gününden itibaren ödemeye başlar. İlk iki gün için ödeme yapılmaz; ancak bazı işyerleri şirket politikaları veya toplu sözleşmeler gereği bu dönemi de ücretli sayabilir.
Kamu sektöründe memurların hastalık izni dönemlerinde maaş kesintisi yapılmaz. Memur statüsündeki çalışanlar, 657 sayılı Kanun kapsamında hastalık izinlerini aylıklı şekilde kullanır. Özel sektörde ise işveren politikaları belirleyici olabilmektedir. İnsan kaynakları birimleri, bordro ve SGK bildirim süreçlerinin raporlardaki sürelerle uyumlu olmasını sağlamalıdır.
Hastalık İzni Nasıl Kullanılır?
Hastalık izninin kullanılabilmesi için çalışanın öncelikle sağlık kuruluşuna başvurarak istirahat raporu alması gerekir. Bu raporun işverene iletilmesiyle süreç başlar. İşveren, raporu SGK sistemi üzerinden doğruladıktan sonra PDKS’ye işler ve devamsızlık kodlarını belirler. Bu süreçte kullanılan sistemlerin doğruluğu, bordro hesaplamaları ve devamsızlık analizleri üzerinde doğrudan etkili olur.
Raporun geç teslim edilmesi, rapor süresinin hatalı işlenmesi veya SGK ödeneğinin yanlış hesaplanması gibi durumlar işletmelerde sorun yaratabilir. Bu nedenle insan kaynaklarının standart bir süreç oluşturması ve dijital sistemlerden yararlanması tavsiye edilir. Özgür Zaman gibi PDKS çözümleri, sürecin doğru ve hızlı yönetilmesine katkı sağlar.
Özel Sektörde Hastalık İzni
Özel sektörde hastalık izni esas olarak SGK istirahat raporlarına dayanır. Tek hekim raporları kısa süreli rahatsızlıklar için yeterliyken, uzun süreli durumlarda sağlık kurulu raporu alınması gerekebilir. Uzun süreli iş göremezlik hâllerinde işveren, İş Kanunu madde 25 çerçevesinde bekleme süresi dolduğunda fesih hakkına sahip olabilir.
Bu nedenle insan kaynaklarının izin sürelerini dikkatle takip etmesi, çalışanlarla iletişimi açık tutması ve izin kayıtlarını mevzuata uygun şekilde işlemesi gerekir. Raporsuz izin politikalarının şirket içinde yazılı olarak bulunması, tutarlılığı ve şeffaflığı artırır.
Kamu Sektöründe Hastalık İzni
Kamu sektöründe hastalık izni süreçleri 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu çerçevesinde düzenlenir. Tek hekim raporları kısa süreli izinlerde yeterliyken, kronik veya uzun süreli hastalıklarda sağlık kurulu raporu istenir. Memurlar için aylıklı hastalık izni süresi rahatsızlığın niteliğine göre 12 veya 18 ay olabilir. Bu sürelerin sonunda çalışanın iyileşmemesi hâlinde aynı süre kadar aylıksız izin verilebilir.
Memur Hastalık İzni Süreçlerinin Yönetilmesi
Kamu kurumlarında insan kaynakları birimleri, hastalık izni süreçlerinin doğru yürütülmesinden doğrudan sorumludur. Memurların hastalık izinlerinin mevzuata uygun şekilde değerlendirilmesi için raporların türü, süresi, sağlık kurulu gerekliliği ve ek izin koşullarının doğru yorumlanması gerekir.
Sağlık kurulu raporunda belirtilen süreler, memurun çalışıp çalışamayacağını ve göreve dönüş planlamasını doğrudan etkiler. Ayrıca memurun iyileşme sürecinin takibi, sürelerin aşılması durumunda aylıksız izin veya malullük değerlendirmesi gibi süreçlere yön verebilir.
Bu kapsamda, kamu kurumlarında izin yönetiminin düzenli aralıklarla gözden geçirilmesi, personel ihtiyaç planlamasının rapor süreleriyle uyumlu hale getirilmesi ve mevzuat güncellemelerinin yakından takip edilmesi gereklidir. PDKS çözümlerinde memur izin türlerinin ayrı biçimde kodlanması, raporların elektronik ortamda arşivlenmesi ve izin sürelerinin otomatik olarak hesaplanması süreçleri hızlandırır ve hata ihtimalini azaltır.
İnsan Kaynakları Açısından Hastalık İzni Yönetimi
Hastalık izinlerinin doğru yönetilmesi, hem çalışan sağlığının korunması hem de kurumun işleyişinin kesintiye uğramaması açısından önem taşır. İnsan kaynakları departmanları, raporların zamanında iletilmesi, SGK sisteminde doğrulanması, izin türlerinin PDKS’ye doğru kodlanması ve bordro hesaplamalarının rapor süreleriyle uyumlu yapılmasından sorumludur.
PDKS altyapılarının kullanılması insan hatalarını azaltır ve süreçleri hızlandırır. Gelişmiş çözümler; raporların otomatik işlenmesi, devamsızlık kodlarının doğru atanması, izin görüşmelerinin kayıt altına alınması ve rapor sürelerinin sistem tarafından otomatik olarak hesaplanması gibi işlevlerle kurumların izin yönetimini güçlendirir.
Hastalık İzni Yönetiminde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
- Mevzuat değişikliklerinin düzenli olarak takip edilmesi.
- SGK geçici iş göremezlik ödeneklerinin doğru hesaplanması.
- PDKS girişlerinin tutarlı şekilde yapılması.
- Raporlu ve raporsuz izin ayrımının şirket politikalarıyla uyumlu olması.
- Uzun süreli izinlerde iş gücü planlamasının önceden yapılması
Hastalık İzni Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Hastalık izni yıllık izinden düşer mi?
Raporlu hastalık izinleri yıllık ücretli izinden düşmez. Raporsuz izinlerde işveren politikaları belirleyici olabilir.
Hastalık izni raporu nereden alınır?
Yetkili sağlık kuruluşlarından, aile hekimlerinden veya sağlık kurullarından alınabilir.
Hastalık izni en fazla kaç gün olabilir?
Özel sektörde süre rapora göre belirlenir; memurlarda ise 12 ay veya 18 ay aşılmadığı sürece aylıklı izin mümkündür.
Raporlu izin SGK’ya bildirilir mi?
Evet. Sağlık kuruluşu raporu doğrudan sisteme işler ve işveren SGK üzerinden doğrulama yapar.
Uzun süreli hastalık izinleri sonrası işe dönüş nasıl planlanır?
İK tarafından sağlık raporu değerlendirilir ve çalışan için göreve dönüş planlaması yapılır.
Önceki yazımızı da ziyaret edebilirsiniz: “Yetenek Yönetimi Nedir? Nasıl Yapılır?“
